Sağlık ve beslenme üzerine yapılan araştırmalar, her bireyin besin ihtiyacının kendine özgü olduğunu göstermektedir. Bu ihtiyaçlar, yaş, cinsiyet, fiziksel aktivite düzeyi gibi pek çok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için yeterli ve dengeli beslenme, vazgeçilmez bir öneme sahiptir. Bu yazıda, günlük besin gereksinimlerinin nasıl karşılanabileceği, kalori ve protein ihtiyacından, yağ tüketiminin önemine kadar beslenmeyle ilgili temel prensipler ele alınacaktır. Her bireyin, kişisel durumunu göz önünde bulundurarak, sağlığını destekleyecek beslenme düzenini oluşturması gerektiğinin altı çizilmelidir. Yeterli ve dengeli bir diyetin sağlık üzerindeki olumlu etkilerine, yanlış beslenme alışkanlıklarının neden olduğu risklere ve pratik beslenme bilgisinin önemine değinilmelidir.
İnsanların besin ihtiyaçlarını tam ve kesin olarak tespit edecek derecede mükemmel bir yol henüz bilinmemektedir.
Ancak bu konuda yapılmış bulunan araştırmalar, ihtiyaçların kişisel duruma göre değiştiğini göstermiştir.
Kişisel durumlar şunlardır:
Yaş, cinsiyet (kadın-erkek), boy, kilo, çalışma şekli ve derecesi (hafif-orta-ağır iş vb.), hasta veya sağlam oluşu, zayıf veya şişman, hamile veya emzikli oluşu vb. gibi niteliklerdir. Aynı kişisel durumda olan iki insanın bile günlük besin ihtiyacı farklıdır.
Çünkü, besleyici maddelerin hücrelere taşınması, depo edilmesi ve sonunda dışarı atılması her kişide tıpatıp aynı şekilde olmaz.
Bu bakımlardan herkesin günlük besin ihtiyacı farklı olmakla beraber, yine de besin ihtiyacının karşılanmasında dikkat edilecek ortak temel prensipler vardır.
Kalori ihtiyacı:
Kalori ihtiyacı yaş, cinsiyet, vücut ağırlığı, çevre ve iklim şartları, fikir ve beden çalışmalarına göre insanda farklılık gösterir.
Bir insanın en kolay usulle kalori ihtiyacını bilmek için şu formül uygulanır:
Bir insanın kilosu 35 veya 40’la çarpılarak kalori ihtiyacı bulunur.
Örneğin, 50 kg. ağırlığında normal çalışma gücüne sahip bir insanın günlük kalori ihtiyacı 50 x 40 = 2000 kaloridir.
Bu insanın günlük kalori ihtiyacı olan 2000 cal.’i yediği yiyeceklerle karşılaması gerekir. Hamilelik, emziklilik ve ağır işlerde çalışmalarda kilo başına alınması gerekli kalori 40 yerine, 50-60 olabilir.
Vücut ağırlığı 50 kg. x 50 = 2500 cal. gibi.
Protein ihtiyacı: Bir insanın normal protein ihtiyacı kilosu başına 1-2 gr. olarak kabul edilmiştir.
Örneğin, 50 kg. ağırlığındaki bir insanın protein ihtiyacı 50 X 1 gr. = 50 gr. saf proteine ihtiyacı vardır. Yağ ihtiyacı: Bir insanın günlük yağ ihtiyacı 50-100 gr. olarak hesaplanmaktadır. Yemeklere konan yağlarla vücudun yağ ihtiyacı kolayca karşılanabilir. İyi beslenme esaslarına göre günlük enerji ihtiyacının % 90’ının kar-bonhidratlardan, % 25’inin yağlardan, % 10-15’inin proteinlerden karşılanması gerekir.
Buna göre, bir insanın günde 70-100 gr. kadar kemiksiz et, mümkünse 1 yumurta alması; yetişkinlerin günde 2, çocukların 3-4, hamile ve emziklilerin 4-6 bardak arasında süt içmesi gerekir.
Ispanak, maydanoz, yeşil biber gibi yiyeceklerin 100 gramı bir insanın günlük A vitamini ihtiyacını karşılamaya yeterli gelebilir. Yine 5-6 adet kayısı, havuç, balkabağı vb. gibi A vitamininden zengin yiyecekler vücudun günlük A vitamini ihtiyacını karşılarlar. 1 adet portakal veya greyfurt, 2-3 mandalina veya 2 iri domates, 1 bardak ayıklanmış çilek veya biraz çiğ lahana, yeşil biber vb. gibi yiyeceklerden bir günlük C vitamini ihtiyacını karşılayabiliriz. Bunlardan başka patates, yeşil soğan, kavun da C vitamini kaynağı sayılır.
İyi ve dengeli bir beslenme için gerekli günlük besin miktarları bunlardır. Bu kurallara uymayan veya tavsiyeleri yerine getirmeyen insanların sayısı bütün dünyada % 50’den fazladır.
Bunların iyi beslenememesinin çeşitli nedenleri vardır.
Bunların bir kısmı şunlardır:
1. Beslenme bilgisinin noksanlığı,
2. Ekonomik durum (para, bütçe durumu),
3. Yanlış alışkanlıklar,
4. Bölgede yeteri kadar besin bulunmayışı,
5. Dini inanç ve batıl inanışlar,
6. Yiyecek seçmede kişisel zevklerin etkisi. Bu durumda ilk yapılacak iş, her şahsın yeteri kadar pratik beslenme bilgisine sahip olmasını sağlamaktır. Bu hususta olumlu sonuçlar alındığı takdirde diğer faktörlerin etkisi kısmen önlenmiş ve imkan nisbetinde iyi beslenme sağlanmış olacaktır.
Her şahıs ve aile, ekonomik duruma ve yiyecek bütçesine uygun olan çeşitlerden seçerek öğünleri tertipleyebilir. Yiyecekleri gruplara ayırmanın esasen bu faydası vardır. Aynı grupta olan yiyecek çeşitleri vücutta aynı işi gördüğünden bütçeye ve mevsime göre birbirinin yerini tutabilecek olanlar satın alınabilir.
Böylece de kişisel zevkler tatmin edilmiş olur. Yeterli ve dengeli beslenmede dikkat edilecek diğer bir husus da, yemek öğünleridir.
Alınan besinlerin gün içinde dağılış tarzı öğünleri meydana getirir. Genellikle öğünler sabah – öğle – akşam olmak üzere 3 tanedir.
Son zamanlarda buna 2 kahvaltı (saat 10’da ve 15-16 arası da ilave edilerek 5 ‘e çıkarılmıştır). Yapılan bazı araştırmalara göre, günde 7 defa 4’ü küçük öğünler olarak yemek yenilmesi çok olumlu, 5 defa yenilmesi olumlu, 3 defa yenilmesi ise daha az olumlu tesir yapmaktadır.
3 öğünde kuvvetli yemekler yenmesi yerine az, fakat besleyici değeri yüksek olan yiyecekleri sık sık yemek iş randımanını daha da artırır.
Öğle yemeğinde kuvvetli yenen yemekler öğleden sonraki iş randımanını düşürdüğü için bazı. iş yerleri az, fakat sık sık yemeyi denemektedir.