Hindi Tüyoları

3

Hindiler, hem lezzetli etleri hem de ilgi çekici biyolojik özellikleriyle kümes hayvancılığının önemli bir parçasını oluşturur. Bu büyüleyici kuşların kökeni ve genetik yapısı üzerine yapılan araştırmalar, et üretimi ve kalitesi üzerine yeni kapılar açıyor. İki ana türü olan Meleagris gallopavo ve Meleagris ocellata, sırasıyla Doğu ve Güney Amerika ile Meksika Yucatan’a özgüdür. Bilim adamlarının hindinin gen haritasını çıkarması, et üretimi, kalitesi, sağlık ve hastalıklara direnç gibi konularda önemli bilgiler sunarak kümes hayvancılığındaki yöntemlerin geliştirilmesine olanak tanıyor. Türkiye’de henüz hindi eti üretimi ve tüketimi dünya standartlarının oldukça altında olsa da, bu alandaki bilimsel gelişmelerin üretimi artırma ve et kalitesini iyileştirme potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor. Bu yazıda, hindilerin dünyası üzerine ilginç bilgiler, türlerinin genetik yapısı ve üretimdeki son gelişmeleri ele alacağız.
Hindinin 2 türü vardır.
Meleagris gallopavo Doğu ve Güney Amerika kökenli bir tür olup, 1 m’ye kadar büyür.
Diğer tür Meleagris ocellataise Meksika Yucatan menşeili olup belirgin bir şekilde daha küçüktür. ABD’de bilim adamları hindinin gen haritasının büyük bölümünü çıkardılar.

Kısa vadede, hindinin gen haritasının çıkarılması, bilim adamlarına et üretimi ve kalitesi ile sağlık, hastalıklara direnç, verimlilik ve üreme ile ilgili önemli genler konusunda özel bilgiler sağlayacak.
Hindi türlerinin genetik yapısı ve üretimleriyle ilgili daha fazla bilginin de üreticilerin, etin yapısı, tadı ve daha az yağlı olması gibi özellikler taşıyan kümes hayvanları yetiştirebilmeleri için yeni yöntemler geliştirilmesini sağlayacak.
Ülkemizde 2006 yılı itibarıyla, 950 bin tona ulaşan tavuk eti üretimimize karşılık hindi eti üretimimiz ancak 46 bin ton civarındadır.
2007 yılında üretim miktarı 33 bin tona düşmüştür.
Gelişmiş ülkelerde kişi başına hindi eti tüketimi 8-10 kg larda seyrederken, ülkemizde ancak 0,5-0,6 kg seviyesindedir.
Hindi eti, piliç eti ve kırmızı etin besin değerleri (100 gr.ette)

Milliyet Gazetesinden Özgür Şef ‘in sizler için tavsiyeleri
1- Ülkemizdeki en lezzetlisi,  Kandıra Hindisi olarak bilinen siyah ve gümüş renkli Amerikan hindisidir.
Beyaz renkli Kanada Hindisi daha ucuzdur ama lezzetli değildir.
2- Hindinin erkeği makbuldür. Çünkü erkek hindiler genellikle 10 kilo üzerindedir. Dişilerin ağırlığıysa  5-6 kiloyu geçmez. Bütçenize uygun olanı seçin ama alacağınız hindi üç kilodan az olmasın.
3- Rengi çok açık olmamalı,  etiyse diri olmalı.

4- Hindiye ‘kuru yolma’ işlemi uygulanmalı. Temizlemesi biraz zaman alır ama sonuca değer.
5- Bütün olarak fırında pişirecekseniz eğer, üç saat önceden her tarafını tuzlayıp bekletin.
6- Fırın ısısı en fazla 160 derece olmalı.
7- Hindi dolma yapacaksanız, hindiyi tuzlayıp fırınladıktan sonra üzerine salçalı su ya da ketçap gibi renk verici sos sürün.
8- Hindi tam olarak pişmeden 30 dakika önce fırından çıkartın ve içini zevkinize göre pişirdiğiniz pilavla doldurun.
Bu iç pilavı normalden sulu bırakın çünkü pişirken  kuruyacaktır.
9-  Yanında garnitür olarak  servis etmek için tuzlu suda  sebze haşlayabilirsiniz.
10-Hindiyi her kilosu için  30 dakika fırında pişirin.
Yani üç kiloluk bir hindi 1.5 saatten az pişmemeli.
11-Pişirme sırasında fırına içinde su bulunan bir kap yerleştirin.
Böylece hindinin kurumasını engellersiniz.
12-Eğer hindiyi tandır gibi pişirecekseniz, önce bir kaç büyük parçaya ayırın ve az suyla iki saat haşlayın.
13- Haşlanan hindiyi en az 30 dakika üzeri kıtırlaşana kadar 180 derecede pişirin.
14- Hindi sarma yapacaksanız kasabınızdan bütün hindiyi kemiksiz yapmasını isteyin.
Hindinin etini kemiğinden ayırmak hiç de kolay değildir…
15- Açılmış hindinin içine istediğiniz malzemeleri doldurun.
Mısır unuyla yapılmış beşamel sos, ıspanak ve peyniri tavsiye ederim.
Hindiyi rulo yaptıktan sonra keten iple sararak sıkıca bağlayın.